1 Mayıs 2017 Pazartesi

ANALOJİ İÇİN HAZIRLADIĞIM ÇALIŞMA KAĞIDI

BEN OLMASAYDIM NE OLURDU?


..................................................................................................................................................................
..................................................................................................................................................................
..................................................................................................................................................................
..................................................................................................................................................................
..................................................................................................................................................................
..................................................................................................................................................................
..................................................................................................................................................................
..................................................................................................................................................................
..................................................................................................................................................................
..................................................................................................................................................................

Öğrencilere analoji yoluyla meslekleri anlattıktan sonra bu çalışma kağıdını dağıttım. Bir meslek seçmelerini ve  o meslek olmasaydı neler olabileceğinin yazılmasını istedim.

SUNUMUM






















SOSYAL BİLGİLERDE ANALOJİ TEKNİĞİNİN ÖĞRETİMİ


SOSYAL BİLGİLERDE ANALOJİ TEKNİĞİNİN ÖĞRETİMİ

Öncelikli olarak dersi 2 kazanımla işledim.
4.Ünite Üretimden Tüketime 7.kazanım: İhtiyaçlarla meslekleri ilişkilendirir.
İş bölümü ve dayanışma sayesinde insanların yaşamları kolaylaşır.Meslekler toplumsal dayanışma için güzel bir örnektir.İnsanların ilgi ve ihtiyaçlarına göre ortaya çıkmıştır.Zaman içinde bazı meslekler yok olmaktadır.Bu açıklamayı yaptım.Daha sonra sunumumla derse başladım.İlk olarak öğretmenlik mesleğiyle başladım ve öğretmenlik mesleğini bir deniz fenerine benzettim.Öğretmen nasıl öğrencilerine yol gösteriyorsa, deniz feneri de gemilere yol göstermektedir.Aynı zamanda rehber öğretmenden örnek verdim.Rehber öğretmen nasıl ki öğrencilerine huzur veriyorsa deniz feneri de insanlara huzur vermektedir. İkinci olarak işçilerden bahsettim. İşçinin tanımını yapıp işçileri arılara benzettim. Son olarak mimarlık mesleğini açıklayıp mimarları kırlangıçlara benzettim.
*Öğretmenlik mesleği olmasaydı hayatımızı kolaylaştıracak şeyleri öğrenmemiz oldukça zor olurdu.
*İşçiler olmasaydı hayatımızın büyük bir bölümü sıkıntıya girerdi. Her şeyde onların bir emeği vardır.        Örneğin inşaat işçileri olmasaydı, sokakta kalırdık.
*Mimarlar olmasaydı şehrimizin görüntüsü çok kötü olurdu.
Bu maddeleri açıklayarak konuyu özetledim ve etkinlik yaptırdım.
Etkinlik:Ben olmasaydım ne olurdu?
Etkinlik bittikten sonra 2.kazanımımı anlattım.
7.Ünite İnsanlar ve Yönetim 2.kazanım: Kamu hizmetlerinin yürütülmesinde yerel yönetimlerin rolünü açıklar.
Yerel Yönetimler Nelerdir? Diye soru sordum. Muhtarlık il ve ilçe belediyeleri gibi cevaplar alarak yerel yönetimi açıkladım. Görevlerinden bahsettim. Görevler:Çocuk parkı yapmak .Konut yapmak. yol yapmak .çöplerin toplanması .sokakların temizliği şehir içlerinde çevre düzenlenmesi. Daha sonra belediyelerin bir bütün halinde çalıştığını anlattım.Bunun için belediye müdürlüklerinin(fen işleri müdürlüğü, zabıta müdürlüğü vb.) örneklerini verip açıklamasını yaptım. Analoji olarak sınıfa bir tren maketi getirdim. Tren rayda giderken nasıl bir bütün halindeyse belediyenin rolünü buna benzettim.Vagonları birer müdürlüğe benzettim bir bütünün bozulduğunda diğerlerini nasıl etkilediğini anlattım ve bu şekilde konumu anlatmış oldum.


















17 Mart 2017 Cuma

KONFERANS ÇANAKKALE 1915


KONFERANS  “ÇANAKKALE 1915’’

Biz konferansa gittiğimiz de Prof. Dr. Bayram AKÇA konuşmasını bitirmek üzereydi.Bayram Hoca konuşmasını bitirdikten sonra sözü Doç. Dr. Özgür YILDIZ’ a bıraktı.Özgür hoca konuşmasına başlamadan önce İngilizlere baya yükleneceğini ifade etti.Özgür Hoca Çanakkale cephesinin çok zorlu bir süreç olduğunu , düşmanın cephede su sorunu yaşarken bizim askerimizin ise en büyük sorununun açlık olduğunu anlattı. Düşmanlarımızın su arıtma cihazlarını bombaladığımız anlatıldı. Çanakkale cephesinin haritası açılıp ,  Çanakkale savaşları deyince akla ilk gelen ve bu savaşların simgesi olan kahraman Nusret mayın gemisinden bahsetti. Normal zamanlarda düşmanın sabaha karşı saldırıya geçtiği fakat Çanakkale’de düşmanlar kendilerinden emin olduğu için saat 10:00 da saldırıya geçtiği belirtildi.Seyit  Onbaşı’nın kaldırdığı top mermisinin savaşın seyrini nasıl değiştirdiği anlatıldı.Özgür Hoca slayttan 2 tane kart görseli gösterip, savaşta yaralanan askerlerin yarasının derecesine göre bu kartların yaralılara takıldığından bahsetti. Örneğin; kırmızı şeritli kart takılan hastaların durumu kötü olduğu için onların başka odaya alındığı , beyaz şeritli kart takılan hastaların yaşama durumu olduğu için onların tedavi edildiği anlatıldı. Benim bilmediğim bir olay anlatıldı. “Doktor hastaları tedavi ederken yanına bağırsakları parçalanmış ağır yaralı bir genç gelmişti. Doktor ona hemen kırmızı şeritli kart takılmasını emretmiş. Fakat genç, doktora baba beni tanımadın mı?  Deyince doktorun oğlu olduğu anlaşılmış. O zamanın şartları gereği maalesef doktorun elinden bir şey gelememiş ve oğluna yapabileceği tek iyilik kalmış, oğlunun gölge bir yere alınmasını istemiş.’’ Bu olay beni çok etkiledi. Sonra Türklerin ve İngilizlerin seferberlik çağrısının görselleri gösterildi. Aradaki farklar gösterildi.Çanakkale savaşlarında 1 metrekareye 6 bin mermi düştüğü ve bundan sağ çıkmanın ne kadar zor olduğuna vurgu yapıldı. Havada çarpışan mermiler Çanakkale Savaşı’nın şiddetini en hazin şekilde göstermiştir.Çanakkale savaşında kullanılan uçaklardan bahsedildi. Düşmanların uçağını düşürdüğümüz ve yere serilen pilot ile Türk askerinin çektirdiği fotoğraf gösterildi.Düşmanların daha Çanakkale’yi geçmeden bizim topraklarımızda kullanılacak parayı tasarladıklarından konuşuldu.Son olarak elinde tüfek bulunan asker resminin yanındaki yazı, boğazdan geçerken görülen, şehrin simgelerinden biri olduğu konuşuldu. Günümüzde bile düşman yük gemilerinin boğazdan geçerken o yazıyı okumak zorunda olmasından bahsedildi. Osman Hoca kürsüye çıkıp ilköğretim matematik öğretmenliği öğrencisinin şiir okuyacağını dile getirdi. Kız öğrenci Mehmet Akif Ersoy’un Çanakkale Şehitlerine şiirini okudu. Daha sonra bir bayan hoca Çanakkale ve eledim eledim türküsünü söyledi.Aynı zamanda 2 öğrencisi saz ve gitar çaldı. Son olarak ta emeği geçen hocalara öğrencilere belgeleri teslim edildi.

12 Mart 2017 Pazar


BEYİN FIRTINASI TEKNİĞİ



Beyin Fırtınası ilk defa bir reklamcı tarafından, yeni ürünlere yeni isimler üretme amacıyla kullanılmıştır.Sonra bir öğretim tekniği olarak psikolojide  uygulanmıştır. Roger Sperry’e 1981 yılında Nobel Tıp Ödülünü kazandıran, beyin loplarının fonksiyonlarını açıklayan çalışmasından sonra, beyin fonksiyonları ile öğrenme arasındaki ilişkiler daha kolay kurulabilir hâle gelmiştir.Strateji olarak denenmeye çalışılmıştır.Beyin fırtınası, bireylerde yaratıcı fikirlerin ortaya çıkmasını sağlayan  ve problem çözme gücünü geliştirmeyi amaçlayan tartışma yöntemidir. De Cecco ve Crawford (1974) bu yöntemin, problem çözme yeteneğini geliştirdiğini belirtmişlerdir. Testler yapmışlar ve beyin fırtınası çocukların yaratıcılıkları da gelişmiştir.

Bazısı beyin fırtınasının zaman faktörünün grup çalışmalarında fikir üretkenliğini etkileyen önemli bir faktör olmadığını rapor etmiş, fakat gruba katılan bireylerin sayısı azaldıkça tartıma sürecinin de azaldığını belirlemiştir. Beyin fırtınasının uygulanmasında sosyal psikolojide dikkate alınmalıdır.

Araştırmalara göre sosyolojik yapı farklılıkları, gruba katılan kişilerin, bireysel üretkenliklerini etkilemekte ve bireylerin üretkenlikleri performansları ile doğru orantılı olarak artmaktadır. Beyin fırtınası yöntemi diğer  grup tartışma yöntemleri ile birlikte uygulandığında etkin bir öğrenme ve öğretme süreci sağlar. Beyin fırtınası tekniği Fen Bilimlerinde  öğrencilerin derse yönelik ilgilerini arttırdığını sağlamaktadır.

Beyin fırtınası ülkemizde yeni denenmektedir.Sorun şu ki  yeni öğretim etkinliklerinin nasıl uygulanacağına yönelik deneyimlerin eksik olduğudur. Sorunların giderilmesi yetersiz kalmaktadır. Sunulan makalede, Beyin Fırtınası tekniği , kuramsal olarak açıklanmıştır.

ÖĞRENME VE BEYNİN FONKSİYONLARI

Beynimiz sol ve sağ olmak üzere iki yarım küreden oluşur.Her iki yarım kürenin de kendine ait farklı görevleri vardır. Sol yarım küre akıllı bölümdür. Kavramsal ve mantıklı düşünür. Bilgiyi sistematik olarak sıraya koyar.Sağ yarımküre ise sesleri, ritimleri, renkleri, duyguları bir bütün olarak algılar. Yeni imgeler arar.Yaratıcı düşünceyi oluşturur.Hayatımız boyunca tekrarlanan olayları belleğe kaydeder, konuma merkezi bu lop da yer alır. Aşağıdaki şekilde de kısaca gösterilmektedir.




Corpus collosum  beynin sağ ve sol lopu arasında sürekli bilgi alışverişi sağlar. Bir insanda yüz milyardan fazla sinir hücresi bulunur. Öğrenme ve hafıza gücü, beyin hücreleri arasında kurulan bağlantı sayısı ile artar.

Günümüzde, öğretim sistemleri, genellikle sol yarımkürenin fonksiyonlarını aktif kılan bir yaklaşımdadır. Etkin öğrenme sağ ve sol beyin fonksiyonlarının dengeli olarak kullanılması ile gerçekleştirilir.

Ezberci Eğitim Sistemleri, sol beyinleri daha gelişmiş bireyler yetiştirmektedir. Sadece mantıksal ilişkiler kuran, kişisel yetenekleri yok sayar.Yaratıcılık ve problem çözme yetenekleri kaybolur.

BEYİN FIRTINASININ UYGULANMASI

Beyin fırtınasının uygulanmasında ortam çok önemlidir. Başarılı bir beyin fırtınası için kurallar şunlardır;

*Çocuklar eleştirilmemelidir.

*Düşünceler geliştirilmelidir.

*Düşünceler üretilmeye teşvik edilmelidir.

Beyin fırtınasının üç temel aşaması vardır. Beyin fırtınası, bireylerde yaratıcı düşünme becerilerini geliştiren, tekniktir. Bu teknik :

Grupta yer alan her örenci rahat olarak grup tartışmasına katılarak öğrenme hakkında olumlu bir tutum geliştirir. Gruba katılan bireyler arasında iş birliği ve sorumluluk bilincini geliştirir.

Aşamalar:

  • Grup Koordinatörünün Seçilmesi
  • Gruplarda Öğrenci Sayısının Belirlenmesi
  • Sınıfın Düzenlenmesi
  • Beyin Fırtınası Tekniğinin özelliklerinin belirlenmesi
  • Problemin Tanımlanması
  • Fikir Üretilmesi
  • Fikir ve Görülerin Sınıflandırılması
  • Fikirlerin Değerlendirilmesi

Gruplarda öğrenci sayısının belirlenmesi Beyin fırtınası grupları için en uygun sayı 10-15’tir.

Öğretmen öncelikle kendisi beyin fırtınasının tüm özelliklerini bilmeli ve sınıftaki öğrencileri de bilgilendirmelidir.

•Beyin fırtınasının uygulanmasında iyi sonuçlar elde edebilmek için tartışılacak problem hakkında grup üyeleri ön bilgi sahibi olmalıdır.

•Üretilen fikirlere değişmez gözüyle bakılmamalıdır.

•Uygulama süresi bir ders saatini almamalıdır. Grup içindeki her öğrencinin grup etkinliğine katılımı sağlanmaya çalışılır.

Beyin fırtınası uygulamalarının değerlendirilmesi daha önemlidir. Değerlendirme çalışmaları, eğer ortada çok kesin bir çözüm yoksa ve önerilen fikirlerin bir çoğu uygulanabilir.

Beyin fırtınası uygulanırken temelde iki şey hedeflenmektedir:

•Birkaç iyi öneriyi bulup çıkarmak ve uygulamak.

•Bir konu hakkında öğretici bilgiler oluşturmak ve öğrencileri aktif hale getirmek.

Değerlendirmede beyin fırtınası seansı yapılır. Beyin fırtınası seansının bitiminde, katılımcılar yorulmuşlardır ve biraz başka şeyler yapmak isteyeceklerdir. Ayrıca bu süreç içerisinde akıllarına yeni fikirler gelebilir. Bu fırsat tanınmalıdır.

Teknik uygulandıktan sonra hemen değerlendirilmeye başlanmamalıdır.Bir iki gün boşluk olmalıdır ki çocuklar yaratıcılıklarını kullanır. Yeni fikirler üretebilirler. Seanstaki düşünce listesine bu fikirler sonradan eklenebilir.

Öğretim etkinliklerinde beyin fırtınası yöntemi uygulandığında şu katkıları sağlamaktadır:

Sonuç olarak , bireyler Beyin Fırtınasında birlikte çalıştıkları bir grup içerisinde, grup üyelerinin fikirlerini dinleyerek , yeni fikirler üreterek geliştirirler. Yaratıcılık ve problem çözme becerileri gelişir.(temel yaşam becerileri)

KAYNAKÇA

Mahmure NAKİBOĞLU

www.tebd.gazi.edu.tr/index.php/tebd/article/download/142/129


15 Şubat 2017 Çarşamba


SOSYAL BİLGİLERİN İLKOKULLARDA ÖĞRETİLMESİ NEDEN ÖNEMLİ?

Sosyal Bilgilerin ne olduğu konusunda pek çok tanım yapılmıştır.Milli Eğitim Bakanlığınca sosyal bilgilerin tanımı şudur: Sosyal Bilgiler bireyin toplumsal varoluşunu gerçekleştirmesine yardımcı olması amacıyla; tarih, coğrafya, ekonomi, sosyoloji, antropoloji, psikoloji, felsefe, siyaset bilimi ve hukuk gibi sosyal bilimleri ve vatandaşlık bilgisi konularını yansıtan; öğrenme alanlarının bir ünite ya da tema altında birleştirilmesini içeren , insanın sosyal ve fiziki çevresiyle etkileşiminin geçmiş, bugün ve gelecek bağlamında incelendiği; toplu öğretim anlayışından hareketle oluşturulmuş bir ilköğretim dersidir.
Sosyal Bilgiler dersinde öğrencilere değişik beceriler kazandırılması hedeflenir , aynı zamanda hayatla ilgili konulara yer verilir.Sosyal Bilgiler dersinin sosyal bilimlerin de çalışma alanını içerir ve toplu öğretim anlayışının benimsendiği görülür.

Çocukların bireysel gelişiminde ilkokul çağı önemlidir. Bu nedenle ilkokul çağında Sosyal Bilgiler dersinin önemi büyüktür.Örneğin; bireyin topluma uyum sağlaması ve iyi bir vatandaş olabilmesi için toplumsal bir kişilik kazanması Sosyal Bilgisi dersinin öneminin bir parçasıdır.

Sosyal Bilgiler dersi çocukları toplumsal kuruluşlar hakkında bilgilendirir.Çocukların içinde var oldukları toplum değerlerini kavratır. Çocukların sosyal ve kişisel sorunlarını tanımasına , karar verme gücüne ulaşmasına yardımcı olur.Aynı zamanda bu derste çocuklar kendilerini gerçekleştirebilirler.

Sosyal bilgiler dersi , demokratik hayatın esasını oluşturan anlayış, tutum ve hedefleri geliştirmek ve gerçekleştirmek için en uygun derstir.
İlkokullardaki Sosyal Bilgiler dersinin öğretilmesinin nedeni öğrenciye toplumsal kişilik kazandırmaktır. Yani öğrencileri iyi bir yurttaş olmasını sağlamaktır.Sosyal Bilgiler dersi çocukların çevresindeki diğer insanlara karşı nasıl uyum sağlayacağını gösterir.

Sosyal Bilgiler dersi genel amacı 4 madde altında incelenir.
1)Etkili vatandaş yetiştirmek
2)Erdemli insan olmada öncülük etmek
3)Demokrasiye katılabilme sürecini öğretmektir.
4)Temel tarih,mekan ve sosyal düşünme becerisi kazandırmak

Günümüzde sosyal sorunlar fazlasıyla artmaktadır. Örneğin ; savaş , yoksuluk vb. Sosyal Bilgiler dersi bu sorunların farkında olunmasını sağlar ve bu sorunlara olabilecek çözüm yollarını bulunmasına yardımcı olur. Sosyal Bilgiler dersi etkin ve duyarlı vatandaşlar yetiştirilmesine , başkalarına ait kişilik özelliklerinin keşfedilmesine katkıda bulunur.

Özetleyecek olursak Sosyal Bilgiler dersi bireyi hayata hazırlar. İlkokullarda öğretilmesi bunun için çok önemlidir.
KAYNAKÇA

(DÖNMEZ C.,YAZICI K.,2015 Sosyal Bilgiler Öğretimi ss(11) Pegem yayınları
https://prezi.com/esq8n_0jhyjm/sosyal-bilgiler-tanimi-dunyada-ve-ulkemizde-gelisimi-ve-one/